İYİ Parti Genel Lideri Akşener, canlı yayında soruları yanıtladı.
Ata İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan’ın Cumhur İttifakı’nı destekleyeceği tarafındaki açıklamasının sorulması üzerine Akşener, kendisinde bu hususta olumlu ya da olumsuz kıymetlendirme yapma hakkını bulmadığını, bu değerlendirmeyi Oğan’a oy veren seçmenlerin yapacağını söyledi.
“ŞAŞIRMADIM”
Kişisel kararını hürmetle karşıladığını belirterek Oğan’a muvaffakiyet dileyen Akşener, ona oy veren seçmenlerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyeceğini düşünmediğini söz etti. Akşener, soru üzerine, Oğan’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı desteklemesine şaşırmadığını kaydetti.
Millet İttifakı’nın oy oranını Cumhurbaşkanı Seçimi açısından başarısızlık olarak görmediğini lisana getiren Akşener, şöyle devam etti:
*Ben, birinci tıpta geçilebileceğine inanmıştım. Son 10 gün alanlarda 45 miting yapmışım, birçoğuna da Sayın Mansur Yavaş ile gittik. Mitinglerde Kılıçdaroğlu’na oy istediğim vakit alkışı görüyorsunuz.
*Bir de Erzurum’dan sonra ben Sayın Kılıçdaroğlu’nun birinci çeşitte seçimi alacağına inandım ve bunu da belirttim. Artık zıddından baktığımız vakit, Cumhur İttifakı’nda AK Parti, 2002’deki oyuna düştü.
*İlk kere 21 yılda. Sayın Erdoğan ikinci cinse kaldı. Buna karşı Meclisi aldılar. Bu, Türkiye açısından bir yarar da getirebilir. Millet İttifakı olarak Sayın Kılıçdaroğlu’nu seçtirebileceğimize inanıyorum. Yasama Cumhur İttifakı’nda, yürütme Millet İttifakı’nda olduğunda hem istikrar ve denetleme devreye girer hem sonsuz yetkilere sahip cumhurbaşkanı kavramını tekrar sorgulamaya başlarız.
*İddia ediyorum ki o vakit sağduyu Türkiye’ye hakim olur ve daima bir arada Mecliste hiç referanduma gerek kalmadan bütün partilerin ‘Evet’ oyuyla parlamenter sisteme geçiş olur. Bu istikrardan ötürü seçmenin lehine olan, Sayın Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı seçilmesi.
“SIFIRDAN BAŞLIYORUZ”
Seçimi kaybetmeleri halinde başkanlık sisteminin bir daha tartışılamayacağını anlatan Akşener, “Biz bunu değiştirmeliyiz. Tahminen de bu bir talih oldu. Sayın Kılıçdaroğlu’nu seçtirdiğimizde AK Parti de dahil olmak üzere bu sistemi değiştirebiliriz.” dedi.
Seçim sürecinde gençlerin geleceğine ait fikirlerini anlatmaya ağırlaştığını, konuşulması gerekenin bu olduğuna inandığını belirten Akşener, “İki aydır et almadığını söyleyen aileler gördüm. Bunları konuşmamız lazımdı. O aileler bana ‘Sen HDP’li misin, masada HDP var mı, sen PKK’lı mısın?’ demiyor. Söylemeye çalıştığım şu, 49’lardan, parti oyundan bahsediyorum, 35’e düşmüş bir yapıdan bahsediyoruz. Uğraş etmemiz lazım. Seçmen işverendir, velinimettir. Seçmeni ikna etmek bizim misyonumuz. Eksiğimiz varmış, tamamlamaya çalışıyoruz.” tabirlerini kullandı.
İkinci tıpta iki tarafın da yarışa sıfırdan başlayacağını belirten Akşener, şunları söyledi:
“Potansiyel seçmen yaklaşık 12 milyon, sandığa gitmemiş, geçersiz olmuş, boşta kalmış lakin ortadaki fark 2,5 milyon. Sıfırdan başlıyoruz. Baş karışıklığı da kelam konusu değil. Yalnızca 2 kişi için oy istenecek. Cumhur İttifakı Sayın Erdoğan’a istiyor, biz de Sayın Kılıçdaroğlu’na istiyoruz. Artık daha kolaylaştı, daha sadeleşti mevzu. O kızdı, bu küstü, o denli oldu, UYGUN Parti şunu yaptı, CHP bu türlü davrandı, o o denli oldu yahut öbür taraf için, bunların hiçbiri geçerli değil. Ortadaki fark 2,5 milyonluk bir sayı olduğu için teğe bir temasla bu işi sağlamak. Mitingler yaptık, artık bireye dokunma vakti. Kapı zili çalmak lazım.”
Akşener, AKP seçmeninden de oy almak için çalıştığını söyledi.
“KILIÇDAROĞLU’NA KEFİLİM”
Meral Akşener, Kürtlere, “PKK’lı” olarak bakılmasının yanlış olduğunun altını çizerek, ayrıştırıcı lisan kullanılmasına karşı çıktılarını söz etti.
Bir soru üzerine Akşener, “Ben Sayın Kılıçdaroğlu’na kefilim. Ne Abdullah Öcalan’ı çıkarır ne PKK ile el sıkışır ne Habur rezaletini yaşatır ne de FETÖ ile el sıkışır.” dedi.
Akşener, parlamenter sisteme geçmenin ülke için elzem olduğuna inandığını lisana getirerek, bunun için de Kılıçdaroğlu’na oy istediğini söyledi.
Türkiye’de iktisadın her geçen gün berbata gittiğini, Millet İttifakı’ndaki partilerin bunu düzeltebilecek güçlü takımlara sahip olduğunu vurgulayan Akşener, şöyle devam etti:
“Ekonominin temel işvereni inançtır. En kolayından, Kemal Beyefendi kazanacak anketlerine inanıldığı anda borsa ne oldu? Olağanüstü yani bu satın alındı. Buna karşılık Sayın Erdoğan ikinci tipe kalıp 49,5 alınca ne oldu? Perşembe günü neler oldu? Hatırlayın, kredi limitleri düştü, kredi kartlarıyla ilgili ödemeler sorun oldu, sonra sonraki gün geri alındı.”
“SEÇMEN VELİNİMETTİR, ONU ELEŞTİREMEZSİNİZ”
Akşener, seçim sonuçlarının akabinde depremzedelere toplumsal medyadan eleştireler yapıldığının hatırlatılması üzerine, bunların çok yanlış olduğunu vurguladı.
Deprem üzere afetlerin akabinde kutuplaşma olmaması gerektiğinin altını çizen Meral Akşener, şöyle konuştu:
“Seçmen velinimettir, onu eleştiremezsiniz. Talep eden kendine bakacak, ‘Ben nerede eksik yaptım, nerede kusur yaptım?’ Münasebetiyle o insanlara oy verdiği için hakaret etme, eleştirme hakkımız bile yok. Ben 15 yıl üniversitede inkılap tarihi anlattım. Demokrasiyi şöyle tanım ederdim: Bu, bilimsel bir gerçekliktir, demokrasilerde her şeyi tartışırsınız, hakaret etmeden, iftira atmadan, bir tek mevzuyu tartışamazsınız, hür iradeyle verilmiş oyun sonucunu, seçimin sonucunu tartışamazsınız. ‘Ben niçin az oy aldım?’ diye tartışamazsınız.”
“GÜNEY ORDUSU SONLARI KORUYACAK”
Meral Akşener, seçildikleri takdirde Ege Ordusu üzere “Güney Ordusu” kurmayı hedeflediklerini söyleyerek, “Sayın Erdoğan sanki Ege Ordusu’nun 1975’te nasıl kurulduğunu bilir mi? Güney Ordusu o sonları koruyacak, o vilayetten, bu vilayetten asker toplamadan orada bir karargah, bir komutanlık kuracağız.” dedi.
Seçime CHP listelerinden giren 4 partinin sonuçlara sağladığı katkıya yönelik tenkitlerin hatırlatıldığı Akşener, “Ben o hususta yorum yapamam zira CHP’nin talebi bu. Yani ben biliyorum ki DEVA Partisine de Gelecek Partisine de Demokrat Partiye de Saadet Partisine de şahsen Sayın Kılıçdaroğlu bu teklifte bulundu.” sözlerini kullandı. (AA)
Kaynak: Sözcü