Yılmaz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ne ilişkin sunum yaptı.
“KÜRESEL BELİRSİZLİK…”
Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığının ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşlarının katkıları ile mart ayında yayımladığı 2023 Kahramanmaraş ve Hatay Depremleri Raporu kapsamında depremin ekonomiye tahmini maliyetinin yaklaşık 104 milyar dolar olarak hesaplandığını aktaran Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü;
*Küresel belirsizlik ve risklerin devam ettiği makroekonomik ve jeopolitik ortamda, en büyük afetlerden birinin yaşanmış olması bir yandan gelir beklentilerimizi ve harcama büyüklüklerimizi etkilerken diğer yandan ihtiyaçlarımızı farklılaştırmıştır.
*Bu durumu dikkate alarak mevcut bütçemizdeki ödenekleri artırıyor ve artan gelirimizi başta afet konutlarının yapımı ve altyapı hasarlarının giderilmesi, sağlık, eğitim, engelli yardımları ve sosyal yardımlar olmak üzere vatandaşımızın ihtiyaçlarını karşılamakta kullanacağımız bir ek bütçe teklifi hazırlamış durumdayız.
“762 MİLYAR LİRA HARCAMA YAPILMASI ÖNGÖRÜLMEKTE”
Yılmaz, ek bütçe ile öngörülen ilave ödeneklerin, başta deprem etkilerinin ortadan kaldırılması olmak üzere, zorunlu ve tek seferlik harcama alanlarına yönelik olduğunu, hane halkını ve sosyal kesimleri destekleyen, ülkenin büyüme potansiyeline katkı sağlayan yatırım alanlarını önceleyen, seçici ve dengeli bir şekilde oluşturulduğunu anlatarak, şöyle konuştu:
*Bu ek bütçeyle, yüzyılın en büyük afetlerinden biri olan depremde hasar gören bölgelerin yeniden ihyası ve imarı ile depremin etkilerinin ortadan kaldırılmasını; çiftçilerimize, esnaf ve sanatkarlarımız ile ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza destek olmayı ve vatandaşlarımızın eğitim, sağlık gibi vazgeçilmez ihtiyaçlarının en iyi şekilde karşılanmasını; ülkemizin büyüme ve istihdam potansiyeline katkı sağlayacak yatırımları daha hızlı tamamlayabilmeyi amaçlamaktayız.
*Bu kapsamda, Ek Bütçe Kanun Teklifimiz ile Merkezi Yönetim Bütçe Ödenekleri 1 trilyon 119,5 milyar lira, söz konusu giderlerin karşılığı olarak Merkezi Yönetim Bütçe Gelir Tahminleri de aynı tutarda artırılmaktadır.
*Ek Bütçe Kanunu Teklifinde, afet konutlarının yapımı ve altyapı hasarlarının giderilmesi için 482,8 milyar lira olmak üzere depremden zarar gören vatandaşların ihtiyaçlarının karşılanması ve kamu idarelerinin yapı stokunda oluşan zararların giderilmesi gibi amaçlarla toplam 527,3 milyar lira ödenek öngörülmüştür.
*2023 yılında, diğer ödenek imkanları da dikkate alındığında deprem zararlarının giderilmesi amacıyla bütçeden toplam 762 milyar lira harcama yapılması öngörülmektedir.
DEPREM DIŞINDAKİ GİDERLER
Ek bütçenin deprem dışındaki giderlerinin dağılımına ilişkin bilgi veren Yılmaz, şu ifadeleri kullandı;
*110,4 milyar lirasının vergi gelirlerinde öngörülen artış kapsamında vatandaşlara yönelik hizmetlerin geliştirmesi ve iyileştirmesi yönünde il özel idarelerine ve belediyelere aktarılacak kaynaklar için; 68,3 milyar lirası ilgili idare bütçelerinde,
*37,2 milyar lirası yatırımları hızlandırma ödeneğinde olmak üzere ülkenin büyümesine ve istihdama katkı sağlayacak yatırımların daha hızlı tamamlanabilmesi amacıyla tarımsal sulama projeleri ile kara yolu ve demir yolları başta olmak üzere toplam 105,5 milyar liranın yatırım nitelikli giderler için;
*52,1 milyar lirasının tarımsal destekler, tarım sektörü yatırımları ile tarımsal kredi sübvansiyonu, müdahale alımları ve tarımsal KİT’ler için; 44,3 milyar lirasının engelli evde bakım destekleri, 65 yaş üstü yaşlılar ile engelli vatandaşların aylıkları, muhtaç ailelere yapılacak yardım ödemeleri ve diğer sosyal amaçlı giderler için kullanılmasının öngörüldüğünü söyledi.
*Deprem dışındaki giderlerin ek bütçedeki dağılımda 39,9 milyar liranın savunma ve güvenlik birimlerinin ihtiyaçları için; 26,3 milyar liranın, engelli eğitim desteği, okul yemeği giderleri, ücretsiz ders kitabı ve yardımcı materyal giderleri, taşımalı eğitim giderleri gibi eğitim hizmetlerinin yürütülmesi için;
*8,4 milyar liranın bireysel emeklilik devlet katkısı giderleri için; 8 milyar liranın esnaf, sanatkar ve çiftçilere sağlanan Hazine faiz destekli krediler nedeniyle Halk Bankası ve Ziraat Bankasının görevlendirme giderleri için;
*7,8 milyar liranın genel aydınlatma giderleri için; 4,3 milyar liranın konut, ibadethane ve cemevlerine ücretsiz doğal gaz sağlanabilmesine ilişkin sistem kullanım bedelleri için; 1,3 milyar liranın deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın elektrik ve doğal gaz faturalarının silinmesi ve ertelenmesi nedeniyle oluşan giderlerin karşılanabilmesi için;
*103,4 milyar liranın diğer zorunlu harcamalar için; 80,5 milyar liranın ise faiz giderleri için kullanılması öngörülüyor.
EKONOMİK SINIFLANDIRMA
Yılmaz, Ek Bütçenin ekonomik sınıflandırmaya göre dağılımına ilişkin ise “Mal ve hizmet alım giderleri için 100,8 milyar lira, faiz giderleri için 80,5 milyar lira, cari transferler için 258,9 milyar lira, sermaye giderleri için 67,4 milyar lira, sermaye transferleri için 483,7 milyar lira, borç verme giderleri için 51,2 milyar lira, yedek ödenekler için 77,0 milyar lira ayrılmıştır.” bilgisini verdi.
“GELİR TAHMİNİNİN HEDEFİNE ULAŞILACAĞINI ÖNGÖRÜYORUZ”
Merkezi Yönetim Bütçe Gelirlerinin ilk beş ayda yüzde 49 oranında artış ile 1 trilyon 612 milyar lira olarak gerçekleştiğini belirten Yılmaz, vergi gelirlerinin yüzde 55,6 oranında artarak 1 trilyon 371 milyar lira olduğunu kaydetti.
Bütçe gelirinin gerçekleşmesinde Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın büyümesi, fiyatlar genel düzeyindeki değişimler, talebin güçlü seyretmesi, e-ticaretin ve kartlı harcamaların artışının etkili olduğunu dile getiren Yılmaz, şöyle devam etti:
*Deprem bölgesinde ilan edilen mücbir sebep ve söz konusu bölgedeki ekonomik aktivitedeki kayıplara ve bunların vergi gelirlerimize olumsuz yansımasına rağmen ilk beş ayda vergi gelirlerimiz beklentinin üzerinde artış göstermiştir.
*Diğer taraftan 7440 sayılı yapılandırma kanunu kapsamındaki tahsilat gerçekleşme beklentisi ve mali disiplini korumak amacıyla proaktif bir yaklaşımla alınan gelir artırıcı tedbirlerin de etkisi ile bütçe gelirleri artışının ilk beş aydaki oranın oldukça üzerinde gerçekleşeceği öngörülmektedir. Bu nedenle ek bütçe kanun teklifinde yer alan gelir tahmininin hedefine ulaşılacağını öngörüyoruz.
KAMU GELİR POLİTİKALARI
Yılmaz, kamu gelir politikalarının, kamu harcamaları için ihtiyaç duyulan finansmanın sağlanmasının yanı sıra ekonomik kalkınma ve sosyal adaletin desteklenmesi, iş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi ve fiyat istikrarının kalıcı olarak tesis edilmesi hedefleri doğrultusunda yürütüldüğünü vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu kapsamda, hazırladığımız ek bütçe ile vergi gelirlerinde 1 trilyon 71,1 milyar lira, vergi dışı gelirlerde 48,4 milyar lira olmak üzere; genel bütçe gelirlerinde net 1 trilyon 119,5 milyar lira ilave gelir öngörüyoruz. İlave gelir tahminimizin ana gelir kalemleri itibarıyla dağılımına baktığımızda gelir vergisi 201,4 milyar lira, kurumlar vergisi 163,1 milyar lira, dahilde alınan KDV 237,3 milyar lira, özel tüketim vergisi 306,6 milyar lira, motorlu taşıtlar vergisi 32,6 milyar lira, damga vergisi 30 milyar lira, harçlar 38,6 milyar lira, banka ve sigorta muameleleri vergisi 33,2 milyar lira, diğer vergiler 38,3 milyar lira, vergi dışı gelirler ise 48,4 milyar lira olarak görülmektedir.”
Gelecek dönemde mali disiplinden ayrılmadan kamu gelir politikalarını, büyümenin kalitesini ve vatandaşların refahını artırmaya yönelik de ekonomi politikalarını sürdüreceklerini ifade eden Yılmaz, küresel ticaretten alınan payı arttırarak cari işlemler dengesinde kalıcı ve sürdürülebilir iyileşme sağlayacaklarını, vatandaşların ve reel sektörün ihtiyaçlarını gözeten millete hizmet odaklı vergi politikaları ve uygulamalarına devam edeceklerini aktardı.
“MAKROEKONOMİK GÖSTERGELERİMİZİ GÜNCELLEYECEĞİZ”
Yılmaz, OVP ile ekonominin ihtiyaç duyduğu yeni politikaları ve yapısal reform başlıklarını şekillendireceklerini belirterek, “Bu dokümanda 2024-2026 döneminin temel politikalarına, ilkelerine, hedef ve gösterge niteliğindeki ekonomik büyüklüklerine yer vereceğiz. Mevcut yıl ve izleyen üç yıla ilişkin büyüme, ihracat, istihdam gibi makroekonomik göstergelerimizi güncelleyeceğiz. OVP’deki ana çerçevemiz, mali disiplin odağında, deprem etkisi hariç, bütçe açığının Maastricht kriterleri ile uyumlu bir seviyede belirlenmesi olacaktır.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, ayrıca programda, enflasyonun orta vadede tek haneye düşürülmesi için uygulanacak politikalar ile özel sektör öncülüğünde dayanıklı bir büyüme için makroekonomik istikrarı ve elde edilen kazanımları kalıcı hale getirecek yapısal reformların yer alacağını söyledi. (AA)
Kaynak: Sözcü