Hamile olduğu için vücudunun donör kalbi reddetme olasılığının yüzde 99 olan hasta, neredeyse imkansızı başardı
Washington, Bellingham’dan 31 yaşındaki Adriana Rodriguez üçüncü çocuğunu doğurduktan iki hafta sonra koroner arterinde tıbbi terimlerle diseksiyon olarak bilinen bir yırtılma yaşadı. Hamilelik sırasında sıkça görünen bu rahatsızlık, genellikle ilaçlarla tedavi edilirken Rodriguez’de öyle olmadı. Hatta rahatsızlığı o kadar ilerlediki kalp yetmezliğine kadar gitti.
Sonunda vücudun kan akışının pompalanması ve oksijenlenmesinde kalbin ve akciğerlerin rolünü üstlenen, ekstrakorporeal membran oksijenasyon sistemi (ECMO) adı verilen bir makinede yaralandı. Bu makinedeki hastalar, genellikle ancak nakil olduktan sonra makineden çıkabilirler. Ancak Rodriguez hamile olduğu için doktorlar vücudunun donör kalbi reddetme olasılığının yüzde 99 olduğunu belirlediler.
Bu olasılıklara dayanarak, Lin rotasını değiştirdi. 2021’de yapılan bir araştırma, hem kalp hem de karaciğer nakli yapılan hastaların derin immünolojik koruma yaşadığını gösterdi. Rodriguez’in son derece sağlıklı bir karaciğeri olmasına rağmen Lin, karaciğerini değiştirmenin donör bir kalbin reddedilmemesini sağlayabileceğini, kısacası hayatını kurtarmak için en iyi şansı olabileceğine karar verdi.
Halt olarak bilinen prosedüre domino etkisinden ilham aldığı için d harfini de ekleyen Lin, HALT-D’nin başarılı olacağına ekibini ve hastayı ikna etti. Hatta hasta, sağlıklı karaciğerinin başkasına nakledilmesini bile önerdi.
Rodgriguez’in yeni bir kalp ve karaciğer aldığı ve kendi karaciğerini çıkarıp başka bir hastaya yerleştirdiği 17 saatlik başarılı bir cerrahi operasyonun ardından, doktorlar sonuçların ne olacağını görmek için beklediler. Sonunda ise başarılı olan nakil işleminden sonra ekipteki araştırmacılardan kalp yetmezliği uzmanı olan Daniel Fishbein, “Bence transplant immünolojisi bilimini tam olarak anlamadık. Bunun gibi hastalardan çok şey öğrenebiliriz. Sihri anlamamız gerekiyor.” ifadelerine yer verdi.
Kaynak: Donanimhaber