Cumhur İttifakı’na takviye kararı alan lakin parti örgütünün reaksiyonu ile karşılaşan Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Lideri Başkan Aksakal’ın milletvekilliği tehlikede. 14 Mayıs’taki 28’nci Devir Milletvekili seçimlerinde AKP listelerinden İstanbul 2. Bölge 4’ncü sıra adayı olarak seçilen Aksakal ile Ankara’nın iki seçim bölgesinde 9’ncu sıra adayları olan Genel Lider Yardımcıları Hasan Erçelebi ve Ejder Onursal hakkında hata duyurusunda bulunuldu. Bir kısmı faal misyonunu sürdüren birtakım vilayet ve ilçe liderleri ismine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na hata duyurusunu Konya eski milletvekili Atilla Kart yaptı.
‘İŞTE AKSAKAL HAKKINDAKİ SUÇLAMA’
Aksakal ve iki yardımıcısına ‘Görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu resmi belgeyi geçersiz olarak düzeltmek, düzenlemek ve bu belgeyi kullanarak resmi mercileri yanıltmak’ ile ‘Görevinin gereklerine muhalif hareket ederek, misyonu berbata kullanmak’ suçlamaları yöneltildi. Kabahat duyurusunda Parti Meclisi kararı gereği DSP’nin seçime katılmasına ve adayların merkez yoklaması ile belirlenmesine karar verildiği halde ittifak görüşmeleri yapıldığı, adaylık sürecinde ise Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) sunulan 6 Nisan tarihli evrakın parti organları ismine düzenlendiği ileri sürüldü. Cürüm duyurusunda kabahatin iştirak halinde, birlikte gerçekleştiği öne sürüldü.
‘MİLLETVEKİLİ SEÇİLMEYİ ENGELLEYEN KABAHAT NİTELİĞİNDE’
SÖZCÜ’ye konuşan Atilla Kart, kamu davası açılmasını talep ettiklerini belirterek, “Milletvekili seçilmeyi engelleyen bir hata niteliğinde olduğu için milletvekilliğinin iptaline kadar gidecek bir süreç başlamış durumdadır” diye konuştu. Parti tüzüğünü hatırlatan Kart, “Tüzüğe nazaran ittifaka katılmak ve milletvekili seçimlerinin hangi sistemle yapılacağını belirlemek Parti Meclisi’nin yetkisinde. Parti Meclisi 11 Mart’taki toplantısında bunu kıymetlendiriyor ve DSP’nin seçimlere katılmasına, milletvekili adaylarının merkez yoklaması ile belirlenmesine karar veriyor. Vilayet örgütlerinde beşerler aday olmak için müracaat yopayor. Hal bu türlü iken Aksakal ve arkadaşları AKP ile görüşme yapıyor” dedi.
‘YENİ BİR KARAR OLMADAN AKP LİSTELERİNDEN SEÇİME GİRDİLER’
Kart kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Yeni bir Parti Meclisi kararı olmadan, mevcut kararı ortadan kaldıran yeni bir karar olmadığı halde AKP listelerinden seçimlere katılmaya karar veriyorlar. Buna rağmen bir küme partili Yüksek Seçim Şurası’na başvuruyor. YSK başvuruyu reddediyor lakin diğer partiden aday olabileceklerine dair 6 Nisan tarihli yazıyı sunduklarını açıklıyor.
Olay isimli boyut kazanıyor. Zira ortada Parti Meclisi’nin seçime katılma kararı olduğu halde Aksakal ve arkadaşlarının parti yetkili organları ismine ‘başka partinin listesinden aday olibilir’ diye evrak düzenlediği anlaşılıyor. Bu uydurma evrak düzenlemektir. Tıpkı vakitte vazife ve yetkilerin berbata kullanılmasıdır.”
‘DSP’YE KAYYIM ATANSIN BAŞVURUSU’
Diğer yandan partinin Uşak, Manisa, Hatay, Samsun vilayet liderleri ile birtakım üyeleri ‘Genel liderin ve arkadaşlarının yol açtıkları mutlak hukuk ihlalleri sebebiyle’ Ankara Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak ihtiyati önlem kararı alınmasını ve partiye kayyım atanmasını talep etti. Bu talepte de Parti Meclisi kararlarının yerine getirilmediği, tüzüğe alışılmamış hareket edildiği ve Parti Meclisi kararı olmadan yapılan ittifak görüşmeleri münasebet gösterildi. Müracaatta, Genel Lider ve arkadaşlarının vazife ve yetkilerini berbata kullandıkları, ittifak kararı alan başkanlık şurasının bu yetkiye sahip olmadığı halde karar alındığı, AKP listelerinden seçimlere katılma kararının yasal desteğinin bulunmadiği tabir edildi.
‘PARTİ YOK OLMA NOKTASINA GELDİ’
Kayyım talebi müracaatında şu tabirlere yer verildi:
“Genel Lider M. Lider Aksakal ve arkadaşları, DSP idaresinde yarattıkları kaos sonucunda, partiyi ‘yok olma’ noktasına getirmişlerdir. Demokratik sol bedelleri yok sayarak, iktidar nimetlerinden yararlanmak emeliyle ve DSP kitlesini hayal kırıklığına uğratmak değerine; Parti Meclisi ve kurultay kararları olmamasına karşın ve adeta AKP’ye iltihaka yol açmışlardır. DSP Tüzüğünün 17/A unsurunda düzenlenen kurultaya çağırma yetkisi dahil olmak üzere, merkez organlarının vazife ve yetkisini ve idaresini kapsayacak biçimde Kayyım Heyeti Tayinine karar verilmesini talep ederiz.”
Kaynak: Sözcü