İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Lideri ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Sultanbeyli ve Denizli’nin akabinde, Çorlu’da da vatandaşlarla buluştu. CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Lideri Kadir Albayrak ve Çorlu Belediye Lideri Ahmet Sarıkurt, Çorlu ziyaretinde İmamoğlu’na eşlik etti.
“Hak, hukuk, adalet” sloganıyla alana giriş yapan İmamoğlu, Çorluluları, eşi Dr. Dilek İmamoğlu ile birlikte selamladı. Alanı dolduran coşkulu vatandaşların ellerindeki döviz ve pankartlardan pasajlar okuyan İmamoğlu, özetle şunları söyledi:
“ÜLKENİN İSTİKRARINI BOZANLARI 14 MAYIS’TA KONUTLARINA YOLLAYACAĞIZ”
* Çok değerli, çok tarihi bir seçime gidiyoruz. Bu ülkenin vatanseverleri olarak, bu seçimde Türkiye’nin istikrarını yine sağlamak zorundayız daima birlikte. Türkiye’nin istikrarı, ne yazık ki tehlikeli bir biçimde bozuldu. Ne yazık ki, bunlara bıraksak bu memleketi, yere çakılmak üzere bir sürece gerçek ilerliyorlar.
* Ülke olarak bir gün bile tahammülümüz kalmadı. Daha fazla bekleyemeyiz. Ülkenin istikrarını bozanları 14 Mayıs’ta konutlarına yollayacağız. 22 yıldır ülkemizin ekonomik istikrarını kökünden bozanlar, ne yazık ki çok kazananlara daha çok kazandırırken, az kazananın elindeki bile gitti. Güçlü daha çok varlıklı oldu. Yoksul daha çok yoksul oldu. Buradaki gençlerimiz, hak ettikleri halde kamuda iş bulamıyorlar. Hak etmeyenler, mülakat marifetiyle işe yerleştiriyorlar. Biz mülakatı, buruşturup çöpe atacağız.
“BANA OY VEREN ULUSAL VE YERLİ, BANA OY VERMEYENLER VATAN HAİNİ!’ HAYDİ ORADAN!”
* Bu milleti, en fazla da o birliğimiz ve beraberliğimiz üzerinden bozmaya çalışanlar var. Herkes namusu için yaşar. Vatan namustur. Bayrak namustur. Milletin onuru, namustur. Bizim dirliğimiz, birliğimiz namustur. Bu vatandaşları, 86 milyon insanı birbirinden ayıran, bu millete hamilik yapamaz. Bu millete liderlik yapamaz. Ben her yerde söylüyorum.
* Çorlu’nun, meydanında da söyleyeceğim. Bu söylediklerimi güya siz söylüyormuşuz üzere düşünün. Ben size bunu söylemiyorum. Siz kendi içinizden, ben söylüyormuşum üzere düşünün. Çocuğunun, vatandaşının sesini duymayan yönetici, bu milleti yönetemez. Ben diyorum ki; ‘Benim ulusal hislerimi, vatanıma, milletime, bayrağıma olan tutkumu ölçecek, tartışacak kişi anasından doğmadı daha.
* Bakın bu kelam, herkesin kelamı. 86 milyon insanın kelamı. Bunların, bunların elinde bir aygıt var. Sana tutuyor ve anlıyor; inançlı mı inançsız mı? Utanmasalar -haşa- cennete mi gideceksin, cehenneme mi gideceksin, bugünden söyleyecekler. Haşa! Haşa! Utanmasalar bunu da yapacaklar. Bakın ne benim inancımı siyasete alet edenle işim olur ne de ulusal hislerimi siyasete alet edip, oy pazarlığı yapanlarla işim olur? Haydi güle güle. Haydi güle güle.
“YENİ BİR PERİYOT BAŞLATIYORUZ”
* Yeni bir devir başlatıyoruz. Bundan sonra iş, öteki bir yere gidecek. Biz buradayız. Zira herkes için adalet istiyoruz. Bu ülkede adaleti getirmek için bir ortadayız. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın sevgili dostlarım, kesinlikle başaracağız. Ömrünü hak, hukuk, adalet gayretine adamış, 13. Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’yla, Millet İttifakı’yla bir arada bu işi başaracağız.
* Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin birleştirici gücü ve bu sürecin teminatıdır. Birbirinden bu kadar farklı partiler, bu kadar farklı kesitler, Sayın Kılıçdaroğlu’nun etrafında toplandık. Zira biz, onun vicdanına, adalet hissine, devlet deneyimine güveniyoruz. 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kılıçdaroğlu, devletin aklını ve milletin vicdanını temsil ediyor.
* Göreceksiniz, onun liderliğinde Türkiye’nin istikrarını bozan bu nizamı daima birlikte değiştireceğiz. Bir kişinin, bir partinin, bir inanç ya da ideolojinin iktidarı değil bu iktidar. Ortak kıymetlerimizin, ortak hayallerimizin, ortak amaçlarımızın iktidarını kuruyoruz. Onun için her yerde diyorum. Bu seçim, sizin seçiminiz gençler.
* Bu seçim son olacak. Bu seçim milat olacak. Artık hiç kimse milleti ayrıştırarak siyaset yapmaya yürek edemeyecek. Onun için, milleti ayrıştırıp siyaset yapanları, bu seçimde ivedilikle emekli etmeliyiz. Onları tıpış tıpış konutlarına yollayacağız.
“EN ZİRVEYE BU ÜLKENİN SAHİPLERİ YAZILACAK: TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLARI”
* Geldikleri her makamı kendi tapulu malları üzere gördüler. 15 Mayıs sabahı devletin idare aklı, şeması, nizamı yine çizilecek. En doruğa, bu ülkenin sahipleri yazılacak. Kim biliyor musunuz? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları bu ülkenin sahibi. Burada bulunan herkes, bu ülkenin eşit hissedarları. Bu ülkenin tapusuna, daima birlikte, birebir haklara sahibiz, eşitiz. Bunu unutmayın.
* Bu devrin bakanları, yöneticileri ne olacak biliyor musunuz? Vatandaşlarının önünde hadlerini bilecekler. Yönetici, vatandaşların önünde haddini biliyorsa, o idare biçiminin ismi Cumhuriyettir. Biz vatandaşa şöyle bakacağız: Bunun aksisini yapan bizden değildir. Biz yemin etmişiz. Vatandaşın gözünün içine bakarak konuşacağız. Onunla sohbet ederken, onu dinleyeceğiz. Kaygısına derman olmak için onun bütün kaygısını dinleyeceğiz hoş annem.
* Onu dinleyeceğiz. Onun gözünün içine bakacağız. Benim gözlerim mavi değil lakin, vatandaşa Atatürk’ün gözleri üzere bakacağız. 15 Mayıs sabahından itibaren işe başlayacağız. Çok çalışacağız. Yüzümüzü millete döneceğiz. Haddimizi bilerek çalışacağız. İktisada süratle istikrar ve itimat kazandıracağız.
* Herkes önünü görecek. Hesabını kitabını yapabilecek. Türkiye sağlıklı büyüyecek ve toplumsal kalkınma yoluna girecek. Tek tek kentlerin özel meselelerine eğileceğiz. Yalnız Türkiye’nin değil, dünyanın büyük kentlerinde bulunan bütün imkanları, Türkiye’nin her yerine yayacağız.
“ARAMIZDA KALSIN; 14 MAYIS’TA KAZANIYORUZ”
* Memleketin her yöresine değerli hizmetler sunacağız. Memleketin her sorunu hakimiz. İstanbul’da gece gündüz çalıştık. Onların yapamadıkları metroları yaptık. Onların bitiremedikleri işleri biz bitirdik. Durdurdular. Bakın iktidar onlarda, belediye onlarda. Onların yaptığı ayrımcılığı biz yapmayacağız. Herkesle tıpkı masada çalışacağız. Milletle birebir masada çalışacağız. Siz de bize eşlik edin. 10 günümüz kaldı. Çok çalışacağız.
* Eşimizle, dostumuzla, akrabamızla konuşacağız. Onlara diyeceğiz ki, ‘Bu iktidarın tek kaygısı adalet. Bu yeni iktidarın, Millet İttifakı iktidarının tek sıkıntısı çocuklarımız, gençlerimiz, onların geleceği. Bu iktidarın tek kaygısı, bu milletin birlikte olması, bir olması iri olması, canlı olması. Millet İttifakı’nın tek kederi, bu topraklardaki Hazreti Mevlana’nın, Hacı Bektaş-ı Veli’nin, Yunus Emre’nin o hoş ideolojisinin ülkenin her sathına yayılması.
* İnsanlarının birbirini sevmesi, sayması. Teknolojiyi yakalayan, 21. yüzyılın en öndeki ülkelerinden biri olmasını sağlamak bu ittifakın tek kaygısı. Bunu anlatın. Ortamızda kalsın. Bak ortamızda kalsın. 14 Mayıs’ta kazanıyoruz, kazanıyoruz. Millet kazanıyor. Millet kazanıyor. Her şey çok hoş olacak.
Kaynak: Sözcü