İngiltere, genetiği değiştirilmiş besinleri onayladı

İngiltere, genetiği değiştirilmiş besinler için yasal seviyede yaptığı bir değişiklikle ticari gelişimin yapılmasını onayladı. Teknolojinin destekçileri, bunun iklim değişikliği nedeniyle muhtaçlık duyulacak daha dayanıklı mahsullerin gelişimini hızlandıracağını söylüyor. Eleştirmenler ise değişikliğin besin üretimimize ve etrafa “felaket” getirebileceğini söylüyor.

Gen düzenleme, belli özellikleri geliştirmek için bir organizmanın DNA’sında kesin değişiklikler yapmayı içeriyor. Yeni yasa, genetiği değiştirilmiş çiftlik hayvanlarının geliştirilmesine de kapı açıyorken İskoç, Galler ve Kuzey İrlanda hükümetleri, gen düzenlemenin ticari kullanımına müsaade vermedi.

Kuraklığa sağlam, gübreye muhtaçlık duymayan bitkiler geliyor

Çevre, Besin ve Köy İşleri Bakanlığı’nın (DEFRA) baş bilimsel danışmanı Prof. Gideon Henderson, yeni kuralların daha uygun besin üretimine yol açacağını ve İngiltere’ye yeni yatırımlar getireceğini söylüyor. Gen düzenleme ile GDO’nun birbirine karıştırılmaması gerekiyor çünkü gen düzenleme ile kesin DNA değişikliği sağlanabiliyor. Örneğin, mahsulün büyümesini hızlandırmak veya gübre bağımlılığını azaltmak için bir gen eklenebilir.

Gen düzenleme iklim değişikliğiyle uğraşta de kritik kıymete sahip olabilir. Örneğin, bilim insanları mahsulleri kuraklığa dayanıklı hale getirmek için makul genleri değiştirebilir. Ayrıyeten, boyut ve lezzeti düzgünleştirmek için bilim insanları makul genleri tanımlayabilir ve daha sonra yeni çeşidi çok daha süratli geliştirmek için bunları uygun yerlere yerleştirebilir. Hemen üstteki görselden dünya genelinde besin eserlerinde gen düzenlemesine getirilen kısıtlamaları görebilirsiniz.

Ancak genetiği değiştirilmiş (GD) eserler, hala yasaklı olduğu Birleşik Krallık’ın öbür bölgelerine nasıl girecek, öteki yasaklı ülkelere girişi nasıl önlenecek muhakkak değil. Öte yandan bu besinlerin mağazalarda satışa sunulması için daha gidilecek uzun bir yol var ve en uygun kestirimler 10 ila 15 yıla muhtaçlık olunduğunu gösteriyor. Bilim insanları ayrıyeten bu besinlerin yenmesinin inançlı olacağı ve pazara girmeden evvel kapsamlı bir halde test edileceği konusunda ısrar ediyor.

Yasal düzenlemeler ve GD eserlere muhalefet

Bir Galler Hükümeti sözcüsü, bunun “Galler için kaçınılmaz sonuçlar” yaratacağını söyledi: “İngiltere’den genetiği değiştirilmiş bitkiler, hayvanlar ve eserler, kanunlarımızın gerektirdiği müsaadeler olmadan burada pazarlanabilir.” Üstteki görseldeki domates ise Japonya’da satışa sunulmuş durumda. Bu domates, sakinleştirici tesiri olan bir kimyasal bakımından güçlü olacak halde genetiği değiştirilmiş.

Avrupa Birliği genelinde GD eserler yasak fakat herkesin bir fikir birliği içinde olmadığı da görülüyor. İskoç hükümeti, GD’ye karşıyken ülkedeki İskoçya Ulusal Çiftçiler Birliği, çiftçilerin rekabet konusunda dezavantajlı duruma düşebileceği için telaşlı. Halihazırda birkaç ülke genetiği değiştirilmiş eserler için gerekli yasal tabanı hazırlamış durumda. Bu alanda önemli ilerleme kaydeden ülkelerin birkaç on yıl içinde tarım alanında önemli bir gelir potansiyeline sahip olabileceği düşünülüyor. Lakin işin etik kısmı farklı çevreler tarafından ise önemli formda eleştiriliyor.