Bakanlık önünde 35’inci sefer haykırdılar: Bıktık, yıldık, kızgınız…

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ders fiyatlarında artış yapılmayan fiyatlı öğretmenler bugün, 35. sefer Ankara’ya geldi. Ulusal Eğitim Bakanlığı binasının önünde seslerini duyurmaya çalışan öğretmenler taban fiyatın altında fiyatlarla çalıştırıldıklarını belirterek takım talep etti.

3 bin- 6 bin lira ortasında değişen ölçülerde fiyat alan öğretmenler, 10 bin fiyatlı öğretmen ataması, takım talep etti. Taban fiyatın altında çalışarak bir hayat kuramadıklarını belirten öğretmenler bir kere daha sıkıntılarını haykırdı.

Ücretli Öğretmenler Dayanışma Derneği Lideri Levent Atasoy, “Biz yıllarca devlete hizmet eden fiyatlı öğretmenler prim yöntemine nazaran koşulsuz atama istiyoruz” dedi.

“ALDIĞI PARA YAKIT MASRAFINA YETMİYOR”

Eskişehir’de çiftçilik yapan aile altı yıldır fiyatlı öğretmenlik yapan kızlarının sesini duyurmak için Ankara’ya geldi. Baba Zihni Şahin şunları söyledi:

“Maaşı 4 bin lira civarında. Bu vakte kadar köylere gitti geldi daima. Fiyatı çok düşük yakıt masraflarını lakin karşılıyor. Bir yıl köye gidip gelirken bir kaza yaptı. Toplam 5 bin lira para kazanmıştı onu da oraya harcandı. Parasız gittik geldik. Bir vakit 540 prim gününü doldurana takım verilmişti. Onu hayal ederek onu tamamlayalım diye uğraştık. 6 yıldan beri yapıyor. Artık 540 günü tamamladı. KPSS’siz atama olursa… Çok yüksek puanlarda atama yapılıyor o yüzden atanamadı.

“EMEKLİ MAAŞIMDAN KARŞILIYORUM KIZIMIN YOL MASRAFINI”

Biz köyde oturuyoruz. Köyde koyunlar inekler var. Konutta de kimse yok. Gelince de onlara baksın diye biz geldik annesi babası olarak. Bu vakit kadar bütün yakıt paralarını karşılıyoruz. Taksiyle götürüp getiriyorum etraf köylere daima cebimden emekli maaşımdan karşıladım çocuğun harçlığı olsun diye.”

Anne Ümmühan Şahin de “Herkese atama verdiler bir biz kaldık. Bizi de duysunlar. Kaç oldu Ankara’ya gelmemiz az olmuyor. Yakıt parasını hesapladık 10 bin lira para gitti. Lakin duyuramadık sesimizi” dedi.

“GERÇEKTEN USANDIK, KIZGINIZ…”

Kayseri’den Ankara’ya gelen Güneş kalan 10 yıldır fiyatlı öğretmenlik yaptığını belirterek, “Devletimizden hakkımız olanı istiyoruz. Bunun için tekraren toplandık. Birçok kamu kurumu KPSS’siz alım yaptı. Yalnızca fiyatlı öğretmenlerde bu alım yok. Yalnızca fiyatlı öğretmenler bekliyor. Bıktık, yıldık. Sahiden usandık. Kızgınız. Tekraren konuştuk bir sonuca ulaşamadık. Çalıştığımız kurumlarda daima mobbinge uğramaktan yıldık. Fiyatlı ibaresi neden var onu da anlamadık. Önemli manada çok zorumuza gidiyor. Öğretmeniz, eğitim fakültesi mezunuyuz formasyon sahibiyiz niçin bize at bakıcısı muamelesi yapıyorlar. Bunu da anlamış değilim. Ben kendimi sıkıntı geçindiriyorum. Aileleri olan çocuğu olanlar bu parayla nasıl geçiniyor bunu anlamış değilim. Cumhurbaşkanı artık bizi görsün. 450 bin atama bekleyen öğretmen var. Bunun 90 bini fiyatlı öğretmen. Elindekini bir eritsin niçin hala mezun veriyor” dedi.

“AİLEM ŞU AN ÇADIRDA KALIYOR BU MAAŞLA TAKVİYE BİLE OLAMIYORUM”

Kayseri’den gelen Hacer Zağlı ise, “Giyim sanayisi öğretmeniyim. Ücretliyim, 8. senem bu sene. Aldığımız maaş minimum fiyat.  Her vakit 40 saat veremiyoruz. Bazen 30 saat bazen 40 saat. Primimiz tam yatmıyor. Ben 7-8 yıldır çalışıyorum primim daha 900. Biz toplumsal aktiviteyi unuttuk esasen o da en fazla bir AVM’ye yemek yemeye. Bir an evvel atanmak istiyorum hakkım olanı istiyorum. Kahramanmaraşlıyım ailem şu an çadırda kalıyor dayanak bile olamıyorum aileme bu maaşla” diye konuştu.

“NE EMEKLİ OLABİLİRİZ NE BİR MUHTAÇLIĞIMIZI GÖREBİLİRİZ”

Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni Çiğdem Akyüz, “En son aldığım fiyat 5 bin 500 lira. 24 saat derse giriyorum. Bu halde ne emekli olabilir ne de gereksinimimizi görebiliriz. 10 yıldır çalışıyorum en az 20 sene daha çalışmam lazım. 68 yaşında 3 bin gün prim oluyor. 3 bin de maalesef yetmiyor. Çocuklarımı da sayacağım fakat bir formda emekli olamıyoruz yeniden de. Birçok kez geldik. Devletimiz duyuyor sesimizi. Gereğini yapacağına inanıyorum” dedi.

“ASGARİ FİYATIN ALTINDA ÇALIŞIYORUM”

15 yıldır fiyatlı öğretmenlik yaptığını söyleyen Hatice Efe, “Asgari fiyatın altında çalışıyorum. Birden fazla vakit minimum fiyatım üçte biri bile olmuyor. Hem işte çalışmak zorundayım. Hem de KPSS’ye çalışmak zorundayım. Bu kurallar altında da bu kadar iş yükü insanın omzundayken KPSS’den 80 üstü puan alması insan üstü çok oluyor. Devletimizin bu kaidelerde bizi daha fazla çalışmaya mahkûm bırakmamasını istiyoruz. Bizim aldığımız maaşlar yalnızca bizim harçlığımız oluyor. Öteki da bir işimize yaramıyor. Primlerimizi hakikat düzgün yatmasa bile yarım yamalak yatan primlerimize istinaden o emeğimizin boşa harcanmamasını istiyoruz” diye konuştu. (ANKA)

Kaynak: Sözcü