Cemaat başkanının 6 yaşındaki kızını evlendirmesi infial yarattı: Halk iktidarı ve savcıları vazifeye çağırıyor

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.’nin, babasının kendisini 2002’de altı yaşındayken imam nikahıyla ‘evlendirdiği’ ve çocukluğu boyunca her gün cinsel istismara uğradığı skandalının ortaya çıkmasıyla birlikte adeta yer yerinden oynadı.

Yaşanan olaya halktan, siyasilerden ve STK’lardan reaksiyon yağdı.

Cemaatlerin gereğince denetlenmediğinin bir sefer daha ortaya çıktığını, iktidarın bu bahiste ihmali olduğunu yineleyen vatandaşlar; olayın ortaya çıkmasından sonra da yetkililerin devreye girmesini ve hatalıların en ağır formda cezalandırılmasını istiyor.

İstanbul Şişli’de yurttaşlara mikrofon uzattık, “6 yaşında bir çocuğun evlendirildiği, nişan ve nikah fotoğraflarının çekildiği, cinsel istismar skandalıyla ilgili hiçbir şüphelinin tutuklanmamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” diye sorduk.

Verilen cevaplar şöyle oldu:

“DAHA NEYİ BEKLİYORLAR “

Sevil Yavuz: “Artık Türkiye’de kıyamet daha da kopmuyorsa… Kopsun yani! Herkes sesini çıkarsın. Birileri taşın altına elini koysun. ‘Kıyamet gelecek’ deniyor lakin gelmiş işte kapımızda. Daha neyi bekliyoruz ki! Türkiye Cumhuriyeti’nin savcıları var. Vazifeye gelsinler, o makamlarda niçin varlar? Bizim yeterliliğimiz için varlar. Tutuklasınlar hepsini.”

Sevil Yavuz

“ONLARIN YANINDA OLAN SİYASETÇİLER VAR”

Sevim Türkmen: “Ben bir torun sahibiyim, kız çocuğumdan torun sahibiyim… İğrençlik! İster inansınlar ister inanmasınlar, bunların yüzünden çok inançsız bir jenerasyon geliyor arttan. Bunlardan korkmak gerekir. Onların yanında olan siyasetçiler var, natürel ki ses çıkartmaz, göz yumarlar… Zira oradan büyük oy geliyor, bizim aklımızla dalga geçmesinler! Onlar dayanak aldıkları için esasen bu olaylar çıkıyor.”

Sevim Türkmen

“AĞIR CEZADA YARGILANMALILAR”

Tülay Çolakerol: “6 yaşında bir çocuk nasıl bu türlü bir şeye alet edebilir? Aklım durdu. Çocuk için çok sıkıntı bir durum. Anne ve babası mutlaka tutuklanmalıydı, o verdikleri adam muhakkak tutuklanmalıydı. Ağır cezada yargılanmalıydı.”

Tülay Çolakerol

“ADALETE OLAN İNANÇ ÇOK DÜŞTÜ”

Mehmet Yıldız: “Türk adalet sistemine güveniyoruz ancak siyasetin, yargının içine çok dahil olduğu bu devirde bilhassa tarikat ve cemaatlerle ilgisini göz önünde bulundurursak, adalete olan inancın toplum nezdinde çok düştüğünü düşünüyorum. Bence hükümet buna kayıtsız kalamayacak, yargı aksiyon alacaktır.”

“DİLİM VARMIYOR, UTANIYORUM”

Cemal Yılmaz: “Nerede aileden sorumlu bakan? Televizyon başında izledim, üzüldüm. Bunu şuurlu yapıyorlar. Konuşmaya bile utanıyorum, bunlara en ağır cezayı vermeliler. 4-6 yaş kümesindeki çocukları, oyun çağındaki çocukları nerelere gönderiyorlar… İnsanın aklı almıyor. Dilim varmıyor, utanıyorum.”

“REZALETİN KENDİSİ”

Sinan Beyefendi: “Rezaletin kendisi, hangi tarafından bakarsan bak… İster olayın oluşu ister sonucunda olan… İktidardan, tarikatların ne kadar denetim edildiğine bakmasını, gerekli önlemlerin alınmasını beklerim.”

“HUKUK ADALET VARSA SÜREÇ YAPILMALI”

İrfan Kara: “Türkiye’de hukuk, adalet varsa süreç yapılmalı. Ülkenin dini olmaz, ülkenin kanunları olur, laik olur. Din insanın kendi içindedir. Onun için bir an evvel bunun yanıtlanması lazım.”

“TARİKATLAR LEKELENMESİN DİYE GÖZ YUMUYORLAR”

Eren Kırkın: “Bu üslup iğrenç bir olayı bile tarikatlarla alakalı olduğu için muhafazaya çalıştıklarını, isimleri lekelenmesin diye göz yumduklarını düşünüyorum. Bu usul şeylerin kökten değişmesi lazım.”

“NE İSLAMİYETE NE İNSANİYETE UYGUN”

Özgür Beyefendi: “Çok makûs, hangi çağda yaşıyoruz? Sene kaç? Benim de 1. sınıfa giden çocuğum var, bu ne demek? Düşünsenize bu çocuğu tut, al götür ‘Bu senin yeni eşin’ de. Daha çocukluğunu yaşayacak, gençliğini yaşayacak, büyüyecek. Devlet büyüklerinin gerekli yerlerde adım atması lazım. Bunun ne İslamiyet’e uygunluğu var ne insaniyete. Aklım hafızam almadı duyduğumda. Biz vatandaş olarak sizlerin yardımı ile sesimizi duyurabiliriz, inşallah birileri görür de bir adım atar.”

“YETKİLİLER BİR TAHLİL BULMALI”

Fikret Dikme: “Şiddetle kınıyorum. Nasıl bir vicdan, nasıl bir babalık, nasıl bir insanlık bu? Bunu asla kabul edemiyorum. Çok zoruma gidiyor. Yetkililerden de hiçbir ses çıkmıyor, onları da kınıyorum. Yetkililerin buna kesinlikle bir deva, tahlil bulmasını istiyorum.”