Olay, 12 Şubat’ta Hüsnü Karakaş Mahallesi 3560 Sokak’ta meydana geldi.
Antalya Havalimanı’nda bilet satışı yapan Ayşegül Şimşek, iş dönüşü servis aracından indiği sırada, hakkında uzaklaştırma kararı verilen eski eşi Erhan Onur Eldemir ile karşılaştı.
İddiaya göre; bir süre bağırıp, hakaret eden Eldemir, yanında taşıdığı bıçakla Şimşek’i bıçaklayarak yaraladı. Şimşek, hastanede hayatını kaybetti.
Kaçan Eldemir ise teslim oldu, ardından tutuklandı.
İddianamede; Eldemir’in, ‘canavarca hisle eski eşi tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapisle cezalandırılması istendi.
Antalya 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada; Eldemir, Ayşegül Şimşek ile evliliklerinin 5-6 yıl sürdüğünü, bir çocukları olduğunu, 3 sene önce anlaşmalı boşandıklarını anlattı.
‘YÜZÜME BİLE BAKMADI’
Şimşek’in oğlunu göstermediğini ileri süren Eldemir, hakkında uzaklaştırma kararı alındığını belirterek, “Eski eşimin başka erkekler ile uygunsuz ilişkiler yaşadığını öğrendim. Ayrıca eski eşimin çocuğumu da ihmal ettiğini duymuştum. Bu nedenle telefon görüşmelerimizde tartışmalarımız oluyordu. Bazen de oğlum ile konuşurken eski eşim araya giriyordu. Çocuğuma gereği gibi ulaşamayınca ve eski eşimin babasının tehditleri neticesinde bende derin acılar oluşmuştu. Eski eşimle konuşmak ve çocuğumu görebilmek amacıyla çalıştığı satış ofisine gittim. Camekanın dışından konuşmak istediğimi, çocuğumla görüşmek istediğimi söyledim. Ayşegül yüzüme bile bakmadı” dedi.
‘KORKUTMAK İÇİN YAPMIŞTIM’
Olaydan 1 gün önce oğlu ile telefonda görüştüğünü, araç kiraladığını aktaran Eldemir,
şöyle konuştu:
*Kayınpederimin tehditlerinden dolayı olay tarihinden 1 gün önce, bir alışveriş merkezinden bıçak aldım. Bıçağı, arabada taşıyordum. Sabah saatlerinde Ayşegül’ün geleceğini biliyordum. Evinin yaklaşık 200 metre uzağında durakta bekliyordum.
*Çocuğum ile görüşmek ve velayeti isteme hususunda görüşme yapacaktım. Ayşegül servisten indikten sonra aracım ile yanına yaklaştım. ‘Ayşegül bin, arabaya konuşalım’ dedim. O da ‘defol git, seninle konuşacak bir şeyim yok’ dedi ve ilerlemeye başladı.
*Sol ön cam açıktı. Çantasından çıkardığı biber gazını suratıma sıktı. Biber gazı sıkılınca gözlerimi ovuşturmaya başladım. Bilincim kapandı. Arabadaki bıçağı aldım, araçtan indim. Gözlerim gazdan dolayı kararmıştı ve net göremiyordum.
*Bu sırada Ayşegül, hakaret etmeye devam ediyordu. Bana, ‘sen oğlumun hiçbir şeyi değilsin’ deyip, küfür edip, koşmaya başladı. Ben de arkasından koşmaya başladım.
*Bıçağı bilinçsizce Ayşegül’e saplamaya başladım. Hedef almadan 4-5 kez vurduğumu söylemişsem de tam olarak hatırlamıyorum. Bıçak hamlelerini Ayşegül’ü korkutmak için yapmıştım” diye konuştu.
‘KARDEŞİME TECAVÜZ ETTİ’ İDDİASI
Ayşegül Şimşek’in ablası Zerrin Çelik de tanık olarak dinlendi. Kendisinin Fransa’da yaşadığını belirten Çelik, haftada en az bir gün kız kardeşi ile görüştüğünü anlattı.
Çelik, “Ne yapıyorsun diye sorduğumda Ayşegül, bana üç aydan beri işten eve, evden işe geldiğini, başka bir yere çıkamadığını söyledi. Nedenini sordum ve ağlamaya başladı. ‘Erhan ile problem yaşadık’ dedi. Sanığın annem ve babam Isparta’da iken iş çıkışı geldiğini, üzerine benzin döküp yakmaya çalıştığını, kendisini zorla içeri sokarak kapıyı kilitlediğini ve bıçak zoruyla tecavüz ettiğini bana anlattı” dedi.
Cumhuriyet savcısı, ilk duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada Eldemir hakkında ‘tasarlayarak boşanmış olduğu eşe karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istendi. Duruşma, temmuz ayına ertelendi.
’16 BIÇAK DARBESİ VAR’
Duruşma sonrasında Şimşek ailesi ve avukatları, Antalya Adliyesi önünde açıklama yaptı.
Avukat Semih Altın, Ayşegül Şimşek’in eski eşi tarafından defalarca tecavüze uğradığını, mahkemede bu konuda gizli tanıkların dinlenmesi talebinde bulunduklarını, ancak talebin reddedildiğini söyledi.
Altın, “Bu konuyla ilgili suç duyurusunda bulunacağız. Sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyoruz. Mütalaada savcı, cinayetten ağırlaştırılmış müebbet istedi. Ancak biz tecavüz ettiği için ekstra cezalandırılmasını istiyoruz. Maktulde 16 bıçak darbesi var. Tanıklarımızın dinlenmesini istiyoruz” diye konuştu.
‘KADINLAR ÖLMESİN’
Ayşegül Şimşek’in annesi Gülay Şimşek de torununun her gün ağladığını belirterek, “Torunum ‘Annemi getirin’ diyor. Bunu hak etmedik. Doğum yaptığından beri onun çocuğuna baktım. 7 senedir bakıyorum. Bundan sonra da bakarım. Böyle yapmaya hakkı yoktu. Öldürülmesi mi lazımdı? Kadınlar ölmesin, çocuklar yetim kalmasın. Ocaklar sönmesin. Benim içim fokur fokur kaynıyor, yanardağ gibi. Her gün ağlamaktan gözlerim kör oldu” dedi. (DHA)
Kaynak: Sözcü