Kısa vadeli dış borç stoku ekimde arttı

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ekim ayına ait Kısa Vadeli Dış Borç İstatistikleri Gelişmeleri’ni yayımladı.

Böylece TCMB datalarına nazaran ekim sonu prestijiyle, kısa vadeli dış borç stoku, 2021 yıl sonuna nazaran yüzde 17,1 oranında artışla 142,3 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Bu periyotta, bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku yüzde 13,4 oranında artarak  58,3 milyar dolar olurken, öbür dalların kısa vadeli dış borç stoku yüzde 17,4 oranında artarak  51,8 milyar dolar seviyesinde kaydedildi.

Bankaların yurt dışından kullandıkları kısa vadeli krediler, 2021 yıl sonuna nazaran yüzde 6,1 oranında azalarak 10,4 milyar dolar düzeyinde gerçekleşirken, banka hariç yurt dışı yerleşiklerin döviz tevdiat hesabı yüzde 16,9 oranında artarak 17,9 milyar dolar, yurt dışı yerleşik bankaların mevduatı da yüzde 18,0 oranında artışla 18,4 milyar dolar oldu.

Ayrıca, yurt dışı yerleşiklerin TL cinsinden mevduatları geçen yıl sonuna nazaran yüzde 22,7 oranında artışla 11,6 milyar dolar düzeyinde kaydedildi.

KAMU BANKALARININ BORCU YÜZDE 19,5 ARTTI

Borçlu bazında incelendiğinde, tamamı kamu bankalarından oluşan kamu kesiminin kısa vadeli borcu 2021 yıl sonuna nazaran yüzde 19,5 oranında artarak 26,6 milyar dolar olurken, özel bölümün kısa vadeli dış borcu yüzde 13,9 oranında artarak 83,5 milyar dolar olarak kaydedildi.

2022 Ekim sonu prestijiyle, kısa vadeli dış borç stokunun döviz kompozisyonu yüzde 45,8’i dolar, yüzde 26,1’i Euro, yüzde 9,2’si TL ve yüzde 18,9’u öbür döviz cinslerinden oluştu.

2022 Ekim sonu prestijiyle, orjinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl yahut daha az kalmış dış borç verisi kullanılarak hesaplanan kalan vadeye nazaran kısa vadeli dış borç stoku, 186,3 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

Söz konusu stokun 16,1 milyar dolarlık kısmı, Türkiye’de yerleşik bankaların ve özel kesimin yurt dışı şubeleri ile iştiraklere olan borçlarından oluştu. Borçlu bazında değerlendirildiğinde, toplam stok içinde kamu dalının yüzde 20,6, Merkez Bankası’nın yüzde 17,3, özel kesimin ise yüzde 62,1 oranında hisseye sahip oldu.