Araştırmalar her 100 kadından en az 2’sinin hayatının bir döneminde rahim ağzı kanserine yakalandığını ortaya koyuyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Cem İyibozkurt, son zamanlarda 30-50 yaş arasında yaygın görülmeye başlayan hastalıktan korunma ve tedavi yollarını şöyle anlattı:
Cem İyibozkurt
En önemli nedeni olan HPV virüsünü tanıyın
HPV insan papilloma virüsüdür ve DNA içerir. Bugün için bilinen 200’den fazla tipi vardır. Bunların 15 tanesi rahim ağzı kanseri için yüksek riskli kabul edilir. HPV tip 16 rahim ağzı kanserlerinin yüzde 50’sine; HPV tip 18 ise yüzde 20’sine sebep olmaktadır. HPV tip 6 ve 11 ise halk arasında genital siğil olarak bilinen lezyonlara yol açmaktadır. En ufak şikayette kadın doğum uzmanınıza başvurmanız çok önemlidir.
Bu işaretleri dikkate alın
Rahim ağzı kanseri hiçbir belirti vermeyebileceği gibi, ara kanamalar, ilişki sonrası kanama, kan ile beraber akıntı gibi belirtiler verebilir. İleri evrelerde şiddetli kasık ağrıları, çok miktarda düzensiz kanama ve kötü kokulu akıntı gibi şikayetlere de sebep olabilir. Bu belirtiler görüldüğünde doktora başvurulması gerekir.
Aşı yaptırın
HPV aşısı, HPV virüsüne ve bu virüsün hastalık yapan etkilerine karşı geliştirilmiş bir aşıdır. Kişide bu enfeksiyona karşı antikor oluşumunu sağlar. Böylece kişi gerçek HPV ile karşılaştığında virüse karşı antikor geliştiğinden HPV enfeksiyonundan korunmuş olur. HPV aşısı, rahim ağzı kanserlerinin yaklaşık yüzde 90 kadarına koruma sağlar. Hiç cinsel teması olmamış kişileri aşılamak, aşılamanın ideal zamanıdır. Çocuklarda aşıya karşı bağışıklığın en iyi şekilde gelişeceği 9-15 yaş arası ideal aşı zamanıdır. Birçok dünya ülkesinde rutin aşılar içerisine girmiş olan HPV aşısının 9-15 yaş kız çocuklarına 6 ay ara ile iki kez yapılması önerilir. Nüfusu nispeten az olan bazı ülkeler aynı yaştaki erkek çocuklarını da rutin aşı kapsamına almışlardır. Erkekler de aşı olabilir. Cinsel teması hiç olmamış tüm kişiler aşılanabilir ve aşının tüm faydalarından yararlanabilir.
Tarama yaptırmayı ihmal etmeyin
Rahim ağzı kanseri öncülleri için mutlaka rutin kontroller ve taramalar gereklidir. Bu tarama iki şekilde yapılır. Bunlar, PAP smear testi ve yüksek riskli HPV taramasıdır. Bu ikisinin beraber yapılmasına kotest diyoruz. Günümüzde sadece Smear taramaları 3 yılda bir yapılabilir. Sadece HPV veya kotest taramaları yapılıp her iki test de normal gelmişse 5 yılda bir yapılması da uygundur.
Smear testine 21 yaşında veya cinsel hayat başladıktan sonra başlanmaktadır. HPV testlerine ise en erken 25 yaşından sonra başlanması önerilir. Genel yaklaşım 30 yaş ve sonrasında HPV taramasına başlanmasıdır. Düzenli olarak PAP-Smear ve yüksek riskli HPV tarama testleri gibi rahim ağzı kanseri taraması yaptırmak şarttır. Eğer taramalarda anormal bulgular veya yüksek riskli HPV taşındığı saptanırsa rahim ağzı detaylıca incelenebilir. Bu işlem genellikle anesteziye gerek kalmadan 10-15 dakikalık kısa bir sürede yapılır. Kanser öncesi lezyonların varlığını saptamada ve gerekirse biyopsi almada yararlı olur.
Cinsellikte tek eşliliğe önem verin
HPV’nin bulaşma riski partner sayısı ve partnerin partnerlerinin sayısı arttıkça fazlalaşır. Dolayısylae tek eşlilerde rahim ağzı kanseri ve öncülleri gelişme riski daha azdır. Rahim ağzı kanseri için çok sayıda partneri olanlar riskli gruptadır. Ayrıca bağışıklığı baskılayıcı tedaviler ve organ nakli geçirip bağışıklığı engelleyici ilaçlar alanlar riskli grupta kabul edilebilir.
Düzenli kontrole gidin
Rahim ağzı kanserleri bir anda gelişmez. Hemen her zaman öncesinde kanser öncülleri gelişir, zamanla bunlar kansere dönüşür. Düzenli kontroller bu öncüllerin saptanmasını ve tedavisinin yapılmasını sağlayacağından kanser gelişiminin önüne geçer.
Bu gerçeği bilin
Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunmayı sağlayan prezervatifler, HPV enfeksiyonunun bulaşmasına engel olmaz.
NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Rahim ağzı kanseri erken evrelerde tamamen tedavi edilebilir. Tedavisinde cerrahi ve radyoterapi ön plandadır. Hastalığın erken evrelerinde rahim korunarak sadece rahim ağzının alınması veya rahim ağzının bir bölümünün alınması ve buna lenflere bakılması şeklindeki ameliyatlarla koruyucu cerrahiler yapılarak başarılı sonuçlar alınabilir. Rahim ağzı kanserlerinin ileri evrelerinde ise kemoradyoterapi ile tümörün yine tamamen tedavi edilmesi sağlanabilir.
Kaynak: Sözcü