Hatay Amanos Dağları’na 9 Ekim 2020 günü paramotorla indikten sonra güvenlik güçlerine teslim olan ‘Savaş’ kod adlı S.Ç., Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce, iki uzun namlulu silah, bir Glock suikast tabancası ve el bombalarıyla teslim olduğu için 6136 sayılı ateşli silahlar kanununa muhalefetten 9 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırıldı.
ETKİN PİŞMANLIKTAN FAYDALANDI
Mahkeme sanığı teslim olduğu için örgüt üyeliği suçundan etkin pişmanlıktan yararlandırıp hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verdi. Sanığın kaçarken yanındaki terörist İsmail Erbay’ı meşru müdafaa şartları altında öldürdüğü için bu suçtan da beraatına karar verdi.
SAVCI CEZAYI YETERSİZ, SANIK FAZLA BULDU
Öldürülen teröristin ailesi ile duruşma savcısı, teröristin diğer suçlardan da cezalandırılması için karara karşı Adana Bölge İstinaf Mahkemesine başvurdu. Sanık S.Ç. ise örgütü çökertecek bilgiler verdiği için tahliye başvurusunda bulundu.
YANINDAKİ TERÖRİSTİ ÖLDÜRÜP TESLİM OLDU
Savunması alınan terörist S.Ç. şunları anlattı:
“9 Ekim gecesi Münbiç’ten havalanıp 10 Ekim’de Amanoslar’a indik. Bizden önce de iki kişi iniş yapmıştı. Bu grupla birleştik. Yanımızda uzun namlulu silahlarımız vardı. Erzak aramak için yola çıktık. İsmail Erbay Amanoslar’da araziyi iyi biliyordu, ben bilmediğim için yanımdaki GPS cihazını kullanıyordum.
Örgütten kopma gibi düşüncem olduğu için yaylalara yakın bir yerleşim birimine geldiğimizde İsmail Erbay’a açık açık söyleyemedim ama ayrılma düşüncem olduğunu hissettirdim. Karşılıklı soru-cevap şeklinde sohbet ederek ilerliyorduk. Konu örgütten ayrılmaya geldiğinde sessiz kaldı. Ona zorlandığımı ve yapamadığımı söyledim. Önümde yürüyordu. Ondan farklı bir refleks geldi.
Sessiz kaldı ve birden duraksayıp elindeki silahı atış pozisyonuna getirdi. Bana dönmeye çalıştığı esnada fırsat vermedim ve arkasından ateş ettim. Zaten yakın mesafe olduğu için tek atışla onu öldürdüm. Düştüğünü görünce de silah ve teçhizatımı bırakıp yanıma aldığım tabanca ile toprakyola indim.”
“TERÖRİST OLDUĞUMU GİZLEDİM ‘DAĞCIYIM’ DEDİM”
Motosikletli bir köylüyü durdurup evine gittiğini belirten terörist S.Ç. ifadesini şöyle sürdürdü:
“Köylünün de örgüt ile irtibatı olup beni örgüte teslim edeceğinden korktuğum için terörist olduğumu gizledim. Dağcı olduğumu, gruptan koparak kaybolduğumu söyledim. İnandırıcı olmak için dağcılık senaryosu uydurdum.
Günlerdir arazide olduğum için saçım, sakalım iç içe girmişti. Beni en yakın yerleşim yerine götürmesini söyledim. Bana inanıp evine götürüp çay ikram ettikten sonra akşam işçilerle birlikte gideceğimi söyledi.
Teröristlerin beni aramaya çıkıp bulabileceğinden korktuğum için beni motosikletle ilçeye götürmesini istedim. Köylülerden bazıları sanki istihbarata çalışıyormuş gibi davranıyordu, fotoğrafımı çekmek istediler.
Amatörce hareket edemezdim. İkna ettim onları ve beni korucu noktasına yakın bir yere götürdüler. İki korucu vardı, birlikte sigara içtik ve özel bir durumum olduğunu söyleyip istihbaratçılarla görüşmek istediğimi ilettim. Sonra gelip beni aldılar. Amacım başından beri teslim olmaktı. Silahı kendimi savunmak için yanımda tutuyordum”
” ‘AYRILMAK İSTİYORUM’ DEDİM ONLAR BENİ SUİKASTÇI YAPTI”
Örgütten ayrılmak istediğini PKK üst yönetimine bildirdiğini, ancak kendisine önce “Tamam ama bekleyeceksin” denildikten sonra Gara Dağı’nda suikast eğitimine alındığını belirten S.Ç., “Beni bırakmayacaklarını anlayınca örgütün özel kuvvetler yapılanmasına dahil olup Türkiye’ye gönderilirsem daha kolay kaçarım diye düşündüm. Suriye ve Irak’taki bu yapılanma TSK birlikleri ile MİT görevlilerine suikast yapmak için görevlidir. Suriye’nin Haseki bölgesinde Paramotor eğitimi aldıktan sonra Münbiç’e gelip buradan havalanarak Amanoslara indik. Bundan önce de Afrin’de Deniz yoluyla Ege açılım grubu içindeydim, operasyon olunca örgüt bizi geri çekti” dedi.
İKİ SUÇTAN TAHLİYE, BİR SUÇTAN TUTUKLULUK DEVAM
İstinaf Mahkemesi, S.Ç.’nin yakalandıktan sonra örgüt hakkında bilgiler verip güvenlik güçlerine yardımcı olduğunu belirtti. Yakalandıktan sonra öldürdüğü teröristin cesedinin de yanındaki silahlarla birlikte ele geçirildiği, yine üzerini ağaç dallarıyla gizlediği yurda giriş yaptıkları iki paramotorun da yer göstermesiyle ele geçirildiğini ifade etti.
İstinaf Mahkemesi, sanığa örgütten kaçmak için yanındaki teröristi öldürdüğü için kasten öldürme suçundan dava açılmış ise de meşru müdafaa şartları oluştuğundan hukuka uygunluk nedeni bulunduğundan verilen beraat kararında bir isabetsizlik olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verdi.
Örgüt üyeliği suçundan da kendiliğinden örgütten kaçarak teslim olduğu için hakkında etkin pişmanlık maddeleri uygulanarak ceza verilmesine yer olmadığına dair alınan kararın da hukuka uygun olduğu vurgulandı.
Sanığın yanındaki teröristi öldürmek ve örgüt üyeliği suçlarından tahliyesine, vahim nitelikte silah bulundurmak suçundan aldığı ceza nazara alındığında tutukluluk halinin devamını kararlaştırdı.
Öldürülen teröristin anne ve babasının oğullarını öldüren terörist S.Ç.’nin kasten öldürmeden cezalandırılması talebini de reddeden İstinaf Mahkemesi dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne gönderdi.
Kaynak: Sözcü