Yelkan Göktuğ’un canının bedeli 12 bin lira
135 okunma

Yelkan Göktuğ’un canının bedeli 12 bin lira

ABONE OL
21 Haziran 2023 13:00
Yelkan Göktuğ’un canının bedeli 12 bin lira
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Henüz 9 yaşında olan Yelkan Göktuğ Demirsöz, 28 Mayıs 2022 tarihinde dedesi ile Antalya’nın Kemer ilçesine bağlı Göynük’te denizde yüzdükten sonra bisikleti ile evlerine dönmek üzere yola çıktı.

O sırada ara sokakta, bilirkişi raporuna göre saatte 60 ila 80 kilometre hızla ters şeritte gittiği belirtilen sürücü M.N., minik Yelkan’a çarptı.

Yelkan aracın altında 8 metre sürüklenerek can verdi.

Hakkında dava açılan ve soruşturma sürecinde toplam 45 gün tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen sürücü M.N., Kemer 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki yargılamanın ardından 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Bu ceza da 12 bin 100 TL para cezasına çevrildi, sanığın sürücü belgesine tedbir koyulması kararı da verilmedi.

AİLE KARARA TEPKİ GÖSTERDİ

Acılı anne Nebahat Demirsöz ve baba Mert Demirsöz, avukatları Pınar Toğaç Bulut ile birlikte bugün Antalya Adliyesi’nde bir basın açıklaması yaparak “Yelkan için adalet istiyoruz. 9 yaşındaki bir çocuğun bedeli 12 bin 100 TL olmamalı” dedi.

Açıklama yapan ailenin avukatı Pınar Toğaç Bulut, “Biz Türkiye Cumhuriyeti adaletine güveniyoruz. Başka Yelkan’ları, minik elleri, büyük hayalleri kaybetmemek adına kanunların usulüne uygun bir şekilde tetkik edilerek uygulanmasını talep ediyoruz” diye konuştu.

“BU ÇOCUĞUN ÜZERİNDEN TIR MI GEÇTİ?”

Bulut, kaza ve yargılama sürecinde yaşananları şu sözlerle anlattı:

-Tarih 28.05.2022 ve Yelkan henüz 9 yaşındaydı. Dedesi ile Antalya ili Kemer ilçesine bağlı Göynük’te denizden bisikleti ile dönerken, bir aracın altında 8 metre sürüklenerek çok acı bir şekilde can verdi.

-Yelkan ara sokakta, çocuk parkının, çocuk gündüz bakımevinin (kreşin), basketbol sahasının olduğu bir dört yol ağzında, bisikleti ile yolun karşısına geçmek için yolu yarılamışken; hem şerit ihlali yapan, hem meskun mahaldeki hız kurallarına uymayan hem de aracı kullanırken muhtemelen başka bir şey ile ilgilenen M.N.’nin çarpması ile aracın altında 8 metre sürüklemesi neticesinde kafa travması, kalp masajı sonrası gelişen beyin ödemi, göğüs travması, çoklu kaburga kırığı, kalça, kol bacak tüm kemikleri kırılarak ağır bir şekilde yaralanmıştır.

-Önce minik kalbi dayanamadı sonra hayata geri tutunmaya çalıştı ve beyin ameliyatı dahil birkaç gün içinde ağır ameliyatlar geçirdi. Beyin ölümü gerçekleşti ama doktorlar bu acı haberi ailesine söyleyemediler.

-Avukatı olarak bana ilettiler. Antalya Araştırma Hastanesi’nin yoğun bakım ünitesi doktorları, ‘Avukat Hanım bu çocuğun üzerinden TIR mı geçti? Biz uzun zamandır böyle bir hasara, bu kadar ağır bir vakaya rastlamadık.

-Maalesef yüzde 10 ihtimal yaşasa dahi tamamen yatağa bağımlı kalır’ dediler. Ve aynen bu şekilde tıbbi olarak detaylı bir rapor düzenleyip Kemer Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2022/2159 Soruşturma numaralı dosyasına sundular. Ancak M.N. bu rapora ve Yelkan’ın vefatına rağmen sadece 45 gün tutuklu kaldı.

“İNSAN CANI BU KADAR UCUZ DEĞİL”

Bunun bir kaza olduğunu, kimsenin masum bir çocuğun hayatına ve hayallerine son vermek istemeyeceğini dile getiren Avukat Pınar Toğaç Bulut, “Ama toplum içinde yaşamanın insana yüklediği özenli davranma ve kurallara uyma gibi yükümlülükleri vardır. Eğer biri bu yükümlülüklere uymuyor ve gereği gibi davranmıyorsa cezasını çeker. Ancak bu cezanın bedeli 12 bin 100 TL değil değerli dostlar. İnsan canı bu kadar ucuz değil” diye konuştu.

“HİÇ TANIK OLMADIĞIMIZ BİR RAPORA İMZA ATILDI”

Kazanın olduğu ilk andan itibaren dosyada Yelkan ile anne babasının avukatlığını üstlendiğini belirten Pınar Toğaç Bulut, davanın Kemer 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldüğünü, yargılama sürecinde hiçbir çelişkinin giderilemediğini söyledi.

Avukat Bulut, “Dosyada 3 adet bilirkişi raporu var. Birisi yerel bilirkişi ve soruşturma aşamasında da rapor sunan, keşif yapan Murat Polat’ın raporu. Burada sanığın hız ihlali yaptığı ve Yelkan’ı fark etmediği (başka şeyle ilgilendiği için) ve 8 metre sürüklediği oldukça net. Akabinde Ankara Trafik İhtisas Kurumu dosyayı hiç incelemeden hiçbir bilimsel gerekçeye dayanmadan tek sayfalık basmakalıp bir rapor ile ‘Çocuğun yaşı gereği davranış faktörleri sonuç üzerine asli derecede etken olmuştur’ diyerek 18 yıllık meslek hayatımızda hiç tanık olmadığımız bir rapora imza atmıştır” dedi.

“MİNİK YELKAN KUSURSUZ BULUNDU”

Bunun üzerine dosyanın İstanbul Bölge Bilirkişi Listesi’ne kayıtlı bulunan İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Makina Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Adnan Dikicioğlu’na gönderilip uzman görüşü talep edildiğini aktaran Avukat Bulut, şu ifadeleri kullandı:

-Alanında uzman Prof. Dr. Adnan Dikicioğlu raporunda açıkça; ‘Sanığın Yelkan’a çarptığı nokta ve aracın durduğu nokta keşif ile mahkemece netleştirildiğinden bu veriye ve kaza yeri tutanaklarına dayanarak, sanığın kendi şeridinde gitmediği, çift taraflı yolda yolu yarılayıp karşıya geçmek üzere olan Yelakan’a yolun ortasında çarptığı, kendi şeridinde gitmiş olsa belki de hiç çarpmayacağı veya kazanın hafif atlatılacağı, hız sınırlarını aşarak en az 60-80 kilometre hız ile gittiği, hızlı olmasa çocuğu rahatlıkla fark edebileceği veya çarpsa bile tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralayacağı, fren yapmaması, 8 metre sürüklemesi ve çocuğun araç altından ancak forklift yardımı ile çıkarılabilmesi dikkate alınarak ve sanığın kendi ifadesindeki, ‘Çocuğu hiç fark etmediği’ beyanı ile aracı kullanırken başka şeylerle ilgilendiği’ bilimsel verilere, dosyadaki tüm delillere, tutanaklara ve ifadelere dayanarak tek tek açıklanmış ve kazanın oluşumda sakın asli kusurlu, Yelkan kusursuz bulunmuştur.

“TOPLAM 45 GÜN TUTUKLU KALDI”

Mahkemenin bu üç rapordaki çelişkileri gidermek adına dosyayı heyete göndermeden kendi kanaati ile karar verdiğini dile getiren Avukat Bulut, şöyle konuştu:

-Dosyanın sırf bu sebeple dahi istinafta bozulacağı mesleki tecrübemize istinaden kesindir. Mahkemece sanık M.N.’yi, 1 yıl 8 ay hapis cezasının paraya çevrilmesi neticesince 12 bin 100 TL ile cezalandırmıştır.

-Sanık tüm yargılama süresince sadece soruşturma aşamasında toplam 45 gün tutuklu kalmış ve daha kötüsü sanığın ehliyetine tedbir koyulması kararı verilmemiştir.

-Sanık Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 85/1 maddesindeki ‘basit taksir’ suçu ile yargılanmıştır. Oysa ki sanığın hız sınırını aştığı ve şerit ihlali kesindir ve TCK 22/3 maddesi gereğince ‘bilinçli taksirden’ yargılanması gerekmektedir. Bu konudaki Yargıtay emsal kararları açıktır.

Avukat Pınar Toğaç Bulut

 

“KARAR HER TÜRLÜ ETKİDEN VE BASKIDAN UZAK BİR ŞEKİLDE VERİLMELİ”

“Adalet, ‘takdir yetkisi bende’ diyerek bir hâkimin iki dudağı arasında değildir” diyen Avukat Bulut son olarak şunları söyledi:

*Adalet dosyada her iki taraf için de en ufacık bir şüphe uyandırmadan, tarafların aklında soru işareti bırakmadan, kanunların emrettiği hükümlere göre incelemek ve elini vicdanına koyarak her türlü etkiden ve baskıdan uzak bir şekilde karar verebilmektir. Dosyanın sonuna kadar takipçisi olacağız, başka Yelkan’ların, başka anne babaların da hayalleri yok olmasın diye, umut olabilmek adına gereken her türlü yasal yola başvuracağız.”

Kaynak: Sözcü

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ