Atriyal Septal Defekt nedir, belirtileri neler?
80 okunma

Atriyal Septal Defekt nedir, belirtileri neler?

ABONE OL
8 Ağustos 2023 15:00
Atriyal Septal Defekt nedir, belirtileri neler?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

ASD, kalıtsal bir rahatsızlık olup, genetik faktörlerin yanı sıra çevresel etmenler de rol oynayabilir. Bu defekt, bazen bebeklik döneminde veya çocuklukta fark edilirken, bazı durumlarda yetişkinlik dönemine kadar teşhis edilemeyebilir. Bu nedenle, belirtileri ve tedavi seçenekleri hakkında bilgi sahibi olmak, bireylerin ve ailelerin farkındalığını artırmak açısından önemlidir.

ATRİYAL SEPTAL DEFEKT (ASD) NEDİR?

Atriyal Septal Defekt (ASD), kalıtsal bir kalp defektidir ve kalbin iki üst odacığı olan atriyumları ayıran septumda (bölme) bir delik bulunması durumudur. Bu defekt, atriyumlar arasında kan akışına izin verir ve tedavi edilmezse çeşitli komplikasyonlara yol açabilir.

ASD, doğuştan gelen kalp defektlerinin en yaygın türlerinden biridir ve boyutu değişebilir. Küçük defektler önemli sorunlara yol açmayabilir ve zamanla kendiliğinden kapanabilir. Ancak daha büyük defektler, atriyumlar arasında önemli kan akışına neden olabilir ve şu komplikasyonlara yol açabilir:

Sağ Kalp Yükü: ASD, sol atriyumdan sağ atriyuma kan akışının artmasına neden olur ve bunun sonucunda sağ kalbin hacmi artar ve sağ taraftaki kalbi zorlar.

Pulmoner Hipertansiyon: ASD nedeniyle sol atriyumdan sağ atriyuma önemli bir kan akışı olduğunda, akciğer arterlerinde (pulmoner arterlerde) kan basıncı yükselir (pulmoner hipertansiyon). Bu durum akciğer damarlarına ve kalbin sağ tarafına zarar verebilir.

İnme Riski: Bazı durumlarda, ASD’nin sağ atriyumda pıhtılar oluşmasına yol açabilir ve bu pıhtılar vücudun diğer bölgelerine seyahat ederek inme riskini artırabilir.

Kalp Yetmezliği: Eğer ASD büyük ve tedavi edilmezse, zamanla kalp yetmezliğine yol açabilir; bu durumda kalp vücudun ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli kanı pompalamakta zorlanır.

ASD genellikle bebeklik döneminde veya çocuklukta teşhis edilir, ancak daha küçük defektler yetişkinlik dönemine kadar fark edilmeyebilir. Teşhis genellikle ekokardiyografi, kalp kateterizasyonu veya manyetik rezonans görüntüleme gibi çeşitli görüntüleme testleri ile doğrulanır.

ASD’nin tedavisi, defektin boyutuna ve ciddiyetine bağlı olarak değişebilir. Küçük ASD’ler tedavi gerektirmeyebilir ve kendiliğinden kapanabilir. Ancak daha büyük veya semptomatik ASD’ler genellikle müdahale gerektirir. Cerrahi onarım veya kateter tabanlı işlemler, deliği kapatmak ve komplikasyonları önlemek için uygulanabilir.

Atriyal septal defekt (ASD), kalp sağlığını ve yaşam kalitesini etkileyebilecek ciddi bir durumdur. Bu nedenle, bir pediatrik kardiyolog veya kalp uzmanıyla yakın işbirliği yapmak, ASD’ye sahip bireyler için uygun tedavi planını belirlemek ve en iyi sonucu sağlamak için önemlidir. Erken teşhis ve uygun yönetim, etkilenen bireylerin uzun vadeli prognozunu ve yaşam kalitesini önemli ölçüde iyileştirebilir.

ATRİYAL SEPTAL DEFEKT SEBEPLERİ

Atriyal septal defekt (ASD) doğuştan gelir ve bebeğin kalp gelişimini etkileyen genetik veya çevresel faktörler nedeniyle ortaya çıkar. Ancak tam olarak nedeni bilinmemektedir. Genellikle, kalbin atriyumlarını ayıran septumda (bölme) bulunan delik, kalp embriyosunun gelişimi sırasında oluşurken kapanmayan bir yapı hatasıdır. ASD’nin ana nedenleri şunlar olabilir:

Genetik Faktörler: Bazı vakalarda, ASD’nin kalıtsal olabileceği düşünülmektedir. Ailede birinci derece akrabalarda (anne, baba, kardeşler) ASD bulunan çocukların, bu durumu geliştirme riski daha yüksektir. Ancak, kesin genetik mekanizmalar henüz tam olarak anlaşılamamıştır.

Genetik Sendromlar: Bazı genetik sendromlar ve kromozom anomalileri (Down sendromu gibi) ASD ile ilişkilendirilmiştir.

Çevresel Faktörler: Anne hamilelik sırasında bazı çevresel etmenlerin, ASD’nin ortaya çıkma riskini artırabileceği düşünülmektedir. Fakat hangi çevresel faktörlerin tam olarak ASD’ye yol açtığı belirlenmemiştir.

Fetal Gelişim Süreci: Bebeğin kalbi anne karnında gelişirken bazı yapısal hatalar meydana gelebilir ve kalbin atriyumlarını ayıran septumda delik oluşabilir.

ASD’nin kesin nedenleri konusunda araştırmalar devam etmektedir. Özellikle genetik ve çevresel faktörlerin rolünü anlamak için yapılan çalışmalar sürmektedir. Kalıtsal yatkınlığın yanı sıra, doğuştan kalp defektleriyle ilişkili genlerin tanımlanması ve anlaşılması, gelecekte ASD’nin önlenmesi veya tedavi edilmesi için daha iyi yöntemlerin geliştirilmesine yardımcı olabilir.

ATRİYAL SEPTAL DEFEKT BELİRTİLERİ

Atriyal septal defekt (ASD) belirtileri, defektin boyutu ve şiddetiyle ilişkilidir. Küçük ASD’ler genellikle belirti vermez ve tesadüfen başka bir tıbbi inceleme sırasında fark edilebilir. Ancak daha büyük ve şiddetli ASD’ler bazı belirtilerle kendini gösterebilir. ASD belirtileri şunları içerebilir:

Çocuklarda ve Yetişkinlerde Ortak Belirtiler:

Nefes darlığı: Hafiften şiddetliye kadar değişebilen nefes darlığı hissi.
Halsizlik ve yorgunluk: Kalbin ekstra çalışması nedeniyle enerji düşüklüğü hissi.
Çabuk yorulma: Normal aktivitelerle bile yorgunluk hissi.
Solunum yolu enfeksiyonları: Sık tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonları.

Çocuklarda ASD Belirtileri:

Büyüme geriliği: Çocuğun normal büyüme eğiliminden sapması ve yetersiz kilo alma.
Sık ağızdan soluk alıp verme: Büyük ASD’lerde, akciğerlere giden kan miktarı artar ve solunum hızlanabilir.

Yetişkinlerde ASD Belirtileri:

Hava açıklığının yanında kalp üfürümü: ASD’nin varlığında, kalbin normalden farklı bir sesi olan kalp üfürümü duyulabilir.

Morarma: Büyük ASD’lerde, ciltte ve dudaklarda morarma görülebilir (siyanoz).
Bazı durumlarda, ASD’li bireylerde belirtiler hafif veya belirsiz olabilir ve belirtiler yaşa, defektin boyutuna ve ek kalp sorunlarının varlığına bağlı olarak değişebilir.

ATRİYAL SEPTAL DEFEKT TEDAVİSİ

Atriyal septal defekt (ASD) tedavisi, defektin boyutuna, bireyin yaşı, semptomların şiddeti ve eşlik eden diğer kalp problemleri gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. ASD tedavisi iki ana yöntemle uygulanır: cerrahi tedavi ve kateter tabanlı tedavi.

Cerrahi Tedavi:

Büyük ASD’ler veya semptomları olan vakalarda genellikle cerrahi müdahale düşünülür.
Cerrahi tedavi, kalp cerrahisi uzmanları tarafından gerçekleştirilir ve genellikle genel anestezi altında yapılır.

Cerrahi yöntemde, göğüs kemiği açılarak kalbin içine erişilir ve ASD kapatılır. Bu genellikle kalp dikişleri veya özel kapatıcı cihazlar kullanılarak yapılır.

Cerrahi tedavi, büyük ASD’lerde ve eşlik eden diğer kalp sorunları varsa daha yaygın olarak tercih edilir.

Kateter Tabanlı Tedavi (Transkateter ASD Kapatma):

Daha küçük ve uygun yerleşime sahip ASD’lerde, kateter tabanlı tedavi seçeneği düşünülebilir.

Bu yöntemde, kalp kateterizasyonu ile deliğe özel bir cihaz (oklüder) yerleştirilir. Bu cihaz, ASD’nin kapatılmasına yardımcı olur ve kalbin normal işlevini yeniden sağlar.

Kateter tabanlı tedavi, genellikle kalp cerrahisi gerektirmeyen daha az invaziv bir seçenektir ve kısa süreli hastanede kalma süresine sahiptir.

Kaynak: Sözcü

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.